buy generic viagra onSeminere katılan konuşmacılardan Perkins Körler Okulu Kurumsal Gelişme Danışmanı Dr. Aubrey Webson ve Dünya Bankası Kıdemli Operasyonlar Sorumlusu Charlotte McClain- Nhlapo ile seminer öncesi ve sonrası birlikteydiniz. Her iki konukta önemli görevlerde bulunan hem engelli hem de başarılı örnek isimlerdi. Aranızda sohbet sırasında nasıl diyaloglar geçti? Ve sizde bıraktıkları izlenimleri neler oldu?
Her ikisi de çok müstesna kişiler. Onlardan çok etkilendim. Aubrey doğduğu Afrika köyünde yüksek öğrenim yapan ilk kişi sanırım. Ve bunu kör olmasına rağmen tamamlamış olması ayrıca bir başarı. Kendisi ailesinin ona verdiği destekten söz etti. Charlotte ise yirmili yaşlarının sonunda bir trafik kazasında yaralandıktan sonra tekerlekli sandalye kullanmaya başlamış. Ama bu yaşamını adeta değiştirmemiş, daha doğrusu kariyerini devam ettirebilmiş. Bir yandan baktığınızda her ikisini de çok şanslı bulabilirsiniz ki öyleler, diğer yandan batılı ve gelişmiş toplumlarda yaşamlarını sürdürmeleri belki onların hayatını kolaylaştırmış. Öte yandan baktığıınızda da kendi kaderlerini cesaretle kendileri çizen iki savaşçı Aubrey ve Charlotte. Etkilenmemek mümkün değil.
Uzun yıllar New York’da Finans sektöründe görev yaptınız ve daha sonra Türkiye’ye döndünüz. ABD ve Türkiye’de sosyal sorumluluk alanında çalışmalarınız oldu mu?
ABD’de değil ama Türkiye’de kadın, girişimcilik, uluslararası ilişkiler ve rekabetçilik alanlarında çalışmalarım oldu. Kagider’in Kurucu üyelerindenim, URAK Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısıyım ve ayrıca yeni kurulan GİF (Global İlişkiler Forumu) üyesiyim. Benim için ülkemizin önünü açacak ve insanımıza katkı sağlayacak konu ve kurumlara vakit ayırmak önemli bir öncelik. Kadın, çocuk ve eğitim konularına da çok değer veriyorum. TOÇEV de desteklediğim vakıflar arasında.
Ülkemizde ve yurtdışındaki sosyal sorumluluk anlayışı arasında farklar var mı? Ve farklar projelere nasıl yansıyor?
Uzun süredir bu geleneği sürdüren daha gelişmiş toplumlar hem sistem hem de fonlar açısından daha önde tabii. Ancak Türkiye’de de yürek faktörü var. Gönlümüz aklımıza yön veriyor ve bu bazen de iyi birşey. Ben sosyal sorumluluk alanının ülkemizde giderek geliştiğini görüyorum. Burada medya ve kamuoyuna da büyük sorumluluk düşüyor. İrdelemek, araştırmak, eleştirmek, alkışlamak lazım yapılanları. Bir de bunları yüzeysel olarak değil de daha derinden inceleyebilmek lazım. Bence medyada da konuların uzmanları olmalı. Örneğin çevre, veya engelli yaşam veya kadın konularını takip eden ve uzmanlaşan yazarlar.
Sosyal sorumluluk ve kadın konularına ciddi anlamda önem verdiğinizi görüyoruz. Peki engelliler konusuna gelecek olursak bu konuda bir girişiminiz oldu mu?
Bu konuda henüz bir girişimim olmadı. Ancak yazılarımda ve kendi çalışmalarımda daha fazla ele almak istediğim bir alan.
Dünyayı yöneten bir çok önemli isimle röportaj yaptınız. Şu ana kadar bu isimlerin hangi yönlerinden etkilendirniz?
Programa katılan konuklarımın hepsinde farklı özellikler gördüm. Arap Ligi Genel Sekreteri Amr Musa'nın zeki, bilgili ve Arap dünyası için mücevher kadar değerli bir insan olduğunu düşünüyorum. Şimon Perez'in devlet adamlığından çok etkilendim. Papandreu'nun bu kadar farklı ve olumlu işler yapmasının ötesinde alçak gönüllülüğünden etkilendim. Starbucks'ın CEO'su Howard Schultz'un zekası ve iş vizyonu beni çok etkiledi. Vizyonunu ve heyecanını Starbucks'ın ilk gününden bu yana hiç kaybetmemesi de etkileyici. Bu çalışma bana normalde o derinlikte ilgilenmeyeceğim, ama okuduğum konuları daha derinlemesine öğrenme imkanı sağlıyor.
Dünyayı yöneten engelli devlet adamı var mı diye düşündüğümüzde aklımıza ilk olarak Tekerlekli Sandalyesinde 4 yıl NY valiliği ve 4 kez de başkan seçilerek 13 yıl ABD Başkanlığı yapan Franklin Delano Roosevelt geliyor. O tarihden bugüne baktığımız da başka bir isim yer almıyor. Engellilerde fırsat verildiğinde her alanda sayısız başarılara imza atabilirler. Oysa günümüzde kariyer ve siyaset dünyasında engellilere istenilen düzeyde fırsatlar verilmiyor. Siz bu konuda neler söyleyebilirsiniz?
Bence görüntü ve yüzeysel ‘güç’ göstergeleri - boy, pos, vb. gibi giderek siyasette daha ön plana çıkıyor. Aslında bunu Batılı toplumlarda daha çok gözlemliyoruz. Genelde ‘imaj’ olayı söylemi ve niyeti geçebiliyor. Genelleme yapıyorum ama siyasi kampanyaların görüntü ve medya odaklı gitmesi engelliler için bir dezavantaj. Ama dünya hep adım adım değişmiş. Bugün engellilerin yaşama katılması için daha çok olanak var ama toplumlar bu seçimi bilinçli yapmak zorundalar. Bu aynı zamanda devlet bütçesinde ve kanunlarda gerekli değişiklikleri yapmak anlamına da geliyor. Engellilerin de lobiye ihtiyacı var diye düşünüyorum. Onların sesi olacak liderlere ihtiyaç var.
Bir röportajınızda; ‘Babamı düşündüğümde insan sevgisi ve ülke sevgisi aklıma geliyor. Babam insan ve vatan sevgisi olan ilkeli bir insandı. Bu özelliği tüm siyasilerde görmek istiyoruz’ demiştiniz. Başarınızda babanız ve ailenizin payı nedir?
Babam ve ailem her zaman beni desteklemiştir. Şanslıyım iyi bir eğitim aldım. Bu zaten her işin başı. Annem ve babam eğitime çok önem verirdi. Babamın entellektüel ve siyasi mirasından her zaman olumlu etkilendiğimi düşünüyorum.
Sohbetimizin sonuna gelirken kısaca gelecekle ilgili hedeflerinizi de öğrenebilirmiyiz?
Türkiye uluslararası bir platforma girdi. İşimi uluslararası bir platformda sürdürmek istiyorum. Zaten şu sıralar Amerika, Hollanda ve birkaç ülkeye daha proje bazında işler yapıyoruz. Televizyon programımızın arkasındaki fikirlerden biri de bu. Televizyonculuk öyle bir iş ki, bir içerik birçok yerde gösterilebilir. Bu projeyi çevre ülkelere dağıtmak istiyorum. Diğer alanlarda da böyle bir misyon hissediyorum. Örneğin bir sivil toplum kuruluşuyla çalışırken de onu bir yerle bağlamak, uluslararası bir niteliğe büründürmek istiyorum.
Başarı ve kişisel gelişim için tüm Engelsizkariyer.com ziyaretçilerine önerileriniz neler?
Başarı cesaret ister, örgütlenmeyi gerektirir. Her ikisi de Engelsizkariyer.com’da mevcut. Seslerini daha fazla duyursunlar ve ülkemizde bu konudaki bilinç seviyesini arttırmak için kendilerine bazı fikir önderlerini hedef seçsinler diyorum. Bu arada çok güzel ve içerik yoğun bir site, tebrik ediyorum.
Şimdi de Engelsizkariyer.com’a gelecek olursak ilk ne zaman duydunuz? Ve düşünceleriniz neler?
İsim olarak bir süredir biliyordum ancak sizinle de tanıştıktan sonra daha fazla inceleme fırsatı buldum. Önemli bir girişim, desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Zaten hem kurumsal katılım hem de uzmanlar anlamında çok önemli bir eşiği aşmış, rüştünü ispatlamış bir site ve iş platformu olduğunu düşünüyorum.
Son olarak Engelsizkariyer.com aracılığı ile herkese vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?
Başarıyı önce içinizde hissedin ve kişiliğinizin uzantısı olan doğru mesleğe yönelin. Yaşamın düz bir çizgi olmadığının, başarının da birçok uçurum ve tepeden oluştuğunu unutmayın.
Röportaj: Mehmet Kızıltaş
© COPYRIGHT 2010 ENGELSİZ KARİYER, All Rights Reserved. Engelsizkariyer.com'daki özel haber ve yazıları kaynak göstermeden izinsiz kullananlar hakkında yasal işlem yapılmaktadır.