Bir Tıkla Dışlananlar: Erişilebilirlik Neden Herkesin Meselesi
Dijitalleşme, iş dünyasında hızla yayılan bir dönüşüm dalgası yaratırken aynı zamanda yeni eşitsizlik alanlarını da beraberinde getiriyor. Günümüzde insan kaynakları süreçlerinden performans takibine, ekip içi iletişimden eğitim sistemlerine kadar pek çok faaliyet dijital araçlar aracılığıyla yürütülüyor. Ancak bu araçlar, her birey için eşit erişim olanağı sunmuyor. Özellikle görme, işitme, motor ya da bilişsel engeli bulunan bireyler için dijital sistemler bir “erişim kapısı” olmaktan ziyade görünmez bir duvar haline geliyor.
Türkiye’de Engelli İstihdamında Sessiz Engeller: 3 Adımda Nasıl Başlıyor?
1. İlk Adımda Erişim Sorunu:
İşe başvurmak bile başlı başına bir engel olabiliyor. Kariyer platformları ve iş başvuru formları ekran okuyucu desteği olmadan hazırlanıyor; bu da daha en başta pek çok adayın elenmesine neden oluyor.
2. İşe Girdikten Sonra Bitmeyen Zorluklar:
Diyelim ki tüm engellere rağmen işe alındılar. Bu kez içeride iletişim ve dosya sistemlerinin sadece görsel ya da fare ile çalışan sistemler olması, gün içinde bağımsızca çalışmayı zorlaştırıyor. Yani engeller sadece kapıda değil, içeride de devam ediyor.
3. Gelişim Fırsatlarına Erişememek:
Eğitim içeriklerinin altyazısız, işaret dili desteği olmadan veya alternatif formatlarda sunulmaması da kişisel gelişim yollarını tıkıyor. Oysa herkes gibi engelli çalışanların da mesleki anlamda ilerlemeye hakkı var.
Kaynak: OECD (2022), Disability, Work and Inclusion raporu ve Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) istihdam verileri genel bulgularına dayanmaktadır.
Başvuruda Başlayan Erişimsizlik: Görünmeyen Engeller
İş başvuru sürecinin ilk adımı olan çevrimiçi formlar, birçok engelli birey için teknik olarak aşılması mümkün olmayan engeller barındırır.
Yaygın sorunlar:
● Etiketlenmemiş form alanları ve açıklayıcı metin eksikliği
● Yalnızca mouse ile işlem yapılabilen sayfa yapıları
● Düşük kontrast oranı ve karmaşık yazı tipleri
● Ekran okuyucularla uyumsuz HTML yapıları
● CAPTCHA gibi otomatik doğrulama araçlarının erişilebilir alternatiflerinin sunulmaması
Sonuç olarak, yalnızca teknik nedenlerle dışlanan adaylar, fırsat eşitliği ilkesine aykırı bir sürecin mağduru haline geliyor.
İşe Alım Sonrası: İç Sistemlerde Erişilebilirlik Krizi
İşe alınan bir engelli birey için erişilebilirlik mücadelesi burada bitmez; tam aksine iş yerindeki dijital sistemlerde devam eder.
Kritik erişim zorlukları:
● Görev yönetimi araçlarında yalnızca sürükle-bırak gibi görsel komutlarla işlem yapılabilmesi
● İç iletişim platformlarının ekran okuyucular tarafından tam olarak algılanamaması
● Eğitim sistemlerinde alternatif format (altyazı, sesli betimleme, işaret dili) desteğinin olmaması
● Arayüz kişiselleştirme seçeneklerinin (yazı büyüklüğü, renk kontrastı) sunulmaması
Bu tür sistemler, sadece teknik uyumsuzluk değil aynı zamanda psikolojik dışlanma hissi de yaratır. Uzun vadede bu durum, çalışan bağlılığı ve iş verimliliğini ciddi oranda düşürür.
Uyumluluktan Kapsayıcılığa: Erişilebilirlik Neden Stratejik Olmalı?
Erişilebilirlik, sadece yasal gereklilikleri karşılamak için yapılan teknik bir düzenleme değildir. Kapsayıcı bir iş yeri kültürünün temelini oluşturur.
Neden önemlidir?
● Engelli bireylerin bağımsız, üretken ve onurlu bir şekilde çalışabilmesini sağlar
● Geçici engel yaşayanlar, yaşlı çalışanlar veya özel durumu olan bireyler için de çözümler sunar
● Tüm kullanıcılar için daha sezgisel, sade ve fonksiyonel sistemler yaratır
Erişilebilirlik, yalnızca “engelliler için” değil, herkes için daha adil ve verimli bir çalışma ortamının anahtarıdır.
Kurumlar Ne Yapabilir?
● Her seviyedeki çalışana yönelik kapsayıcılık eğitimleri sunulmalı
● Oryantasyon süreçlerine erişilebilirlik modülleri entegre edilmeli
● Deneyim temelli kısa videolar veya hikâyeler kurum içinde paylaşılmalı
● Erişilebilirlik liderliği konusunda yöneticiler eğitilmeli
Erişilebilirlik bir projeden öte, kurumsal bir kültür olarak benimsenmelidir.
Yasal Yükümlülükler ve Uluslararası Standartlar
Erişilebilirlik, birçok ülkede yasal bir zorunluluk haline gelmiştir.
Başlıca düzenlemeler:
● WCAG 2.1: Uluslararası web erişilebilirliği standardı
● Engelliler Hakkında Kanun (Türkiye): Kamusal hizmetlerde erişilebilirliği şart koşar
● Avrupa Erişilebilirlik Yasası (EAA): 2025 itibarıyla dijital ürün ve hizmetler için erişilebilirliği zorunlu kılar.
Bu düzenlemeler, erişilebilirliğin bir tercih değil; bir hak olduğunu açıkça ortaya koyar.
Binclusive Olarak Biz Ne Yapıyoruz?
Binclusive, şirketlerin dijital varlıklarını erişilebilir hale getirmeleri için yenilikçi teknolojiler geliştiren bir girişimdir.
Temel çözümlerimiz:
● Ekran okuyucu uyumluluğu: Sayfa içeriği anlamlı ve doğru okunabilir hale gelir
● Klavye navigasyonu: Tüm arayüz yalnızca klavye ile kullanılabilir
● Kişiselleştirilebilir arayüz: Yazı tipi, kontrast, renk seçenekleri kullanıcıya göre özelleştirilebilir
● Yapay zeka destekli denetim: Erişilebilirlik hatalarını tespit eder, öneriler sunar
● Yasal uyumluluk: WCAG gibi standartlarla tam entegre altyapı sunar
Bu çözümler sayesinde, işe alım formundan iç eğitim platformlarına kadar her sistem erişilebilir hale gelir.
Daha fazla bilgi ve ücretsiz erişilebilirlik analizi için bizimle iletişime geçin:
Yazar : Atakan Nalbant
Websitesi: www.binclusive.io
E-Posta: atakan.nalbant@binclusive.io