İletişim çağında bilişimle iç içe yaşıyoruz. Tıpkı dosyalar gibi zamanımız ve yaşamımızın her anını sıkıştırılmış dosyalar gibi çabuklaştırıyoruz. Çok çabuk olmak zorundayız koşarak otobüse yetişmeliyiz, hızlıca işimizde olmalıyız, çok çabuk konuşmak zorunda olmak iletişimi de koparıyor ama biraz çabuk anlatmalıyız.
Karşımızda konuştuğumuz insanlar hep bir yerlere yetişmek zorunda, kendisiyle isteği üzerine iletişim kurmaya çalıştığınızda nedense hep bir toplantıya yetişmek üzere onları yakalıyorsunuz.. Lütfen biraz yavaş.. hatta bu hıza göre pek yavaş… Konuşmak hızlı olunca güzel olmuyor ve anlaşılmıyor.. İşler acele olunca çok yapılmış görünebilir belki ama verimli olmaz.. Hayır hayır bu kadar hız çok fazla...
Zaman evet çok hızlı akıyor; bilim adamlarının bu konuda kanıtlanmış çalışmaları var ancak yine de bu elimizdeki zaman kadar, gerektiği kadar hız yapalım.. Akciğerlerimizin bile bir ömrü olduğunu biliyor muydunuz? Çabuk tüketirsek çabucak bitecek nefeslerimiz, bunu istemeyiz. Öyleyse sürekli bir yerlere yetişme hızımızı 1 GB düşürelim.
Geleceğimizin teminatı olan değerli varlıklarımız çocuklarımız için ‘Söz gümüşse sükut altın’ atasözünü bir kez daha düşünerek, onlara sakin bir hayatı sunmak için kendimize 1dakika ayıralım. İş hayatı bitmeyecek, telefonlar daima çalacak, toplantılar ertelenmeyecek ve koşuşturma hiç bitmeyecek bitecek olan bir nefes ve bir hayat. Hayatımızın kıymetini bilerek yaşama tutunmaya devam edelim. Asla tembellik etmeyin, zamanımız kıymetli evet hem de çok öyleyle onu en iyi şekilde değerlendirelim. Zamanımızdan kendimize sevdiklerimize de vakit ayıralım. Ne zaman fark ettiğinizin önemi yok sevdiklerinize ulaşın, sizi arayan değerlidir ona zaman ayırın ve sonuna kadar cümlesini bitirmesine izin verin.
Bugün sevgililer günü, tüm sevgililerin birbirlerine sevgi dolu gözlerle bakmasını, birbirleriyle en güzel iletişimi kurmasını ve birbirlerini anlamasını diliyorum.
Mutluluk nedir? Mutluluk bir emek ardından gelen bir hazdır ve daima ihtiyacımız olan bir duygudur. Bir gün değil her gün mutlu olmaya ihtiyacımız var. Bizi güne merhaba dedirten bu duygu bütün gün bize enerji verir. Her sabah sizi mutlu edecek olan bir durumla karşılaşmaya özen gösterin. Bu sizin bir oyuncağınız olabilir, sevdiğiniz bir arkadaş, bir tatlı belki ya da sevgi dolu bakışlı bir bebek, çocuk, eş yada her şey.. önce siz ona mutluluk verin ardından o size gün boyu yetecek mutluluğu verecektir.
İnsanlar…Kiminin algısı zayıf, kiminin bazı becerileri yok, kiminin duyma yetisi yetersiz, kimi konuşma engelli, kimi yürüyemiyor belki.. İnsan onurlu ve saygı duyulması gereken bir varlık. Bu yüzden birbirimizi daima anlamak için dinlemeye, dinlemek için ise karşımızdaki değerli varlığa fırsat vermeye ihtiyacımız var.
Kendinize ve çevrenize fırsatlar yaratmanız dileğiyle.
