Dünde kilitlenmeyelim, hiçbir andaki bir an önceki değil.
Dündekini unutmayalım, dündekiyle kayıtlanmayalım.
Kayıt yeniye körlük oluşturur.
Ahmed Hulusi
Bugünkü sen, hangisisin? Nereden mi bileceksin? Diline bak, uğradığın duraklara, kimler arkadaşın ona bak. Dilindeki hangi kelimeye mi! Bak mesela fazlaca “keşke” kelimesi çıkıyorsa senden hâlâ sana iç eleştirmenlik yapan bir arkadaşla birliktesin. Hangi duraklar mı? Geçmiş ve gelecek...
İnsanlar geçmişi şimdiye taşıyıp pişmanlık, üzüntü ve öfkeyle özdeşleşirken, kimi zaman da geleceğe takılıp kaygı ve korkuyla kilitleniyorlar. Hâl böyleyken aklın kalple buluştuğu en kıymetli şey olan şimdiden uzaklaşıp kendilerine yabancılaşıyorlar. Kaybolan andan sadece bir dakika sonra yeni bir pişmanlık daha doğar sizden, az öncede kalan o bir dakikadır artık bu...
Biz danışanlarımıza geçmişlerindeki başarı hikâyelerini an’a taşımalarını isteriz. Çünkü o hikâyeler de ona ait. An’ın kaçtığı durumlarda ne yazık ki geçmişteki bu güçlü yanlarımız ve zorluklarla baş edebildiğimiz hikâyelerimiz pek hatırlanmaz. Geçmiş gerçektir ama artık geçmiştir. Geçmişte kalan olumsuzluklar gerçektir ama geçmişte kalmalıdır, nötrlenmesi gerekir. Çünkü sen artık geçmişte yaşadığın o sen değilsin. Şimdi büyüdün, dünyan değişti, ihtiyaçlar değişti ve farkında değilsin ama çok şey değişti!.. Çünkü bu kadar değişen şartlarda hâlâ karmaşık ve düzensiz hayatla uyumlanmaya gayret edebiliyorsan ve bunu zaman zaman da olsa başarabiliyorsan sen de değiştin, olgunlaştın. Yok hayır, baş edemediklerim daha çok diyorsan bil ki iç eleştirmenin devrede.
Ben şimdi sana diyorum ki;
Gel kendini geçmişindeki keşkeler ve başkalarının senin hayatına telkin etmiş olduğu keşkelerine göre konumlandırıp etiketlemekten vazgeç. Bir koordinatta koyarsak bu dediklerimizi, senin ve başkasının yerini ve konumunu belirleyen koordinattaki orijindir. Burada orijin insanın özü, sahip olduğu temel nitelikleridir. Burada senin geçmişinde de kullandığın başardığı hikâyelerin var. Birey bu öze bakarak konumunu seçmek yerine kendi pişmanlıkları ve ötekilerin konumlarına bakarak kendisine yer biçtiği vakit, bu bakış açısına bağımlı yaşar, bir duruş sergileyemez. Öteki gülerse gülecek, öteki küserse o da küsecek!.. Öteki çekerse gelecek, öteki iterse gidecektir. Çünkü konumu her daim başkalarının konumlarına göre değişecektir. Yani temel referanslarını fark etmemiş olacaktır. Gel sen, özüne, kendi orijinine odaklan. Orada senin başarı hikâyelerin ve bunları sana ulaştıran güçlü yanların var. Hayatta temel referansın kendin olmalısın. Elini uzat. Gel tut onu.
Bunu düşünmek sana ne hissettirdi bir sor kalbine, aklına, bedenine...
O en doğru cevabı verecektir.
Bu yazı sana ulaştıysa, keşke kelimesini hayatından çıkarma vakti artık gelmiştir.
Ne dersin?..